Her perşembe Muhalif.’te Güneşe Uyanış köşesinden bize bambaşka bir bakış açısı ile hayatı güzelleştirmenin yollarını anlatan, yüksek enerjisini kalemiyle hissettiren Füsun Paşa, bu hafta yazarlarla sohbet köşemizin konuğu oldu, Gülru Çongar Gezen’in sorularını yanıtladı.
NLP’den, yaşam koçluğuna, reikiden, hayatımıza dışarıdan bakmaya kadar her şeyi sorduk. O kendisini hayatı keyifle yaşamaya çalışan bir dünya insanı olarak tanımlıyor. Biz ise Füsun Paşa için; güzel, başarılı, çok çekici ve samimi olduğu notunu düşerek, sizi bu keyifli sohbeti izlemeye davet ediyoruz...
Bütünsel farkındalık ve dönüşüm lideri Füsun Paşa röportajının öne çıkan başlıkları aşağıda, röportajın tamamı ise youtube kanalımızda…
- 18 yıl medya yöneticiliğinin ardından nasıl oldu da farklı bir kariyer çizildi?
“Benim için en önemli şey yataktan sevinçle kalkmak”
F.P: 18 sene Reklamcılık! Kolay değildir ama çok zevklidir. Gazete, dergi, televizyon, radyo ve internet reklamcılığının ardından, yani masanın hem o tarafı hem bu tarafı.. Benim için şu çok önemli; yataktan sevinçle ve mutlulukla kalkarak işe gitmek…Son zamanlarda reklam dünyasında yaratıcılık ve üretkenlik durunca bende kendimi seçtim ve medyadan ayrıldım. Ama bu işi (dönüşüm liderliği) planladım mı hayır. Reiki ile tanışınca hayat bu kadar kolay mıymış diye düşündüm. Biz hep mücadele ediyoruz, kavga ediyoruz, çatışıyoruz ama bir şeyleri yönetmek daha kolay bir hale de gelebilir. Çünkü biz bir enerjiyiz, hayatta her şey bir enerji titremesi. Taşıdığın bilincin yansımasını kendine yaşattığını öğrenince değişim başladı…
- Enerjiniz inanılmaz yüksek, her zaman böyle miydiniz?
F.P: Ben hep mutlu olmayı seven birisiydim. Sorunları sevmiyorum, çözüm odaklıyım. Ama o zamanlar gibi yapıyordum. İçinde öfke kızgınlık hüzün oluyor “gibi” yaparken… Ne zaman bunlarla baş edebilmeyi öğrendim o zaman sorunları arkaya atmamaya, sorun mu var çözeriz demeye başladım. –
“Gülümsemek bütün kapıları açıyor”
Gerçek anlamda gülümsemenin, sevmenin, iyi insan olmanın ne kadar güzel kapılar açtığını gördüm. Gülmek çok güzel ve herkes gülümsemeli ama insanlar surat asmayı tercih ediyorlar.
- Herkes gülümseyebilir mi?
F.P: İsteyen ve seçen herkes gülümser. Önce ayna karşısında deneyin. Her şey kötü olsa bile kendinize gülümseyin. Bunu herkes yapabilir…
- NLP, Yaşam Koçluğu, REİKİ… nedir bunlar?
“Değersizlik diye bir duygu varmış”
F.P: Hepsi bir araç, hepsi çok değerli. Bütünsel Enerji ve dönüşüm liderliği bunların hepsinin toplamı. NLP, Reiki, yüzlerce eğitim, benim yaşamsal deneyimlerim, mentörlüğüm, satış tecrübelerim var. Birini seç desen seçemem ama hiç bilmeyen biri için gönlünün yattığı yerden başlayarak yol almasını öneririm. Beni en çok etkileyen EFT (duygusal özgürlük tekniği) eğitimim olmuştu. Mesleğim yüzünden özgüveni çok yüksek biriydim. 20 sene önce o eğitimde ben ilk defa değersizlik diye bir duygu olduğunu öğrenmiştim. Herkesin duygulara farklı anlamlar kattığını öğrendim. Biri için güvensizlik para kaybıdır, bir diğeri için işini kaybetmektir…
“Neden sorusunu nasıl ile değiştirin”
İnsanlar kendilerine doğru soruları sorarak çıkış yolunu bulabilirler. Soruları suçlayarak, yargılayarak soruyorlar. Neden aramadın, neden korkuyorsun, neden başaramadın gibi. Peki o zaman “neden”leri “nasıl” ile değiştirsek? Nasıl yapsaydın daha başarılı olurdun?
Gündemden örnek verelim, herkes sadece her şey çok pahalı diyor, ama odağımızı nasıl daha fazla para kazanabiliriz çevirmek de bir yol. Gelir kapılarımızı nasıl artırabiliriz? Çünkü ülke gündemini değiştirmemiz mümkün değil ama kendi bakışımızı mümkün.
- Danışanlarınızın size ulaşma sebepleri nelerdir?
“Hiçbir suçlu bulamazsak Tanrı’yı suçluyoruz”
F.P: Her sebeple. Hasta olduklarında da çünkü her hastalığın düşüncesel bir sebebi var. Daha çok para kazanmak için, ilişkilerinde sorun olduğunda, çocuklarıyla ilgili sorun yaşadıklarında ama en önemlisi artık insanlarda farkındalık daha fazla oldu ve kendilerini bulmak için geliyorlar.
Suçlu aramalar, yanlış aramalar bitiyor artık. Çünkü hiçbir suçlu bulamazsak Tanrı’yı suçluyoruz. Diyoruz ki bu benim kaderim, tanrı bana bunu verdi ve yaşamak zorundayım…
- Kendimizi nasıl gözlemleyeceğiz? Nereden başlanmalı?
Sorun para mı? Ailenden öğrendiğin kalıplar mı?
F.B: İnsanların ilk önce hayatlarına bir bütün olarak bakmaları gerekiyor. Daire düşünün daireyi 8’e bölün en tepesine aile diyelim-ailemizle olan ilişkimiz, anne baba ve kardeşler, hemen yanına ilişkiniz, çocukla olan ilişkiniz için ayrı, parayı iş ile birleştiriyorlar hayır. Para ayrı bir alandır. İş dünyası, cinsellik, sosyal yaşamı katarak chartı tamamlayın. Şimdi, bakma zamanı merkezde kim var? Sorun para mı yoksa ailemden öğrendiğim kalıplarım mı?...
Röportajın tamamını İzlemek için
NLP’den, yaşam koçluğuna, reikiden, hayatımıza dışarıdan bakmaya kadar her şeyi sorduk. O kendisini hayatı keyifle yaşamaya çalışan bir dünya insanı olarak tanımlıyor. Biz ise Füsun Paşa için; güzel, başarılı, çok çekici ve samimi olduğu notunu düşerek, sizi bu keyifli sohbeti izlemeye davet ediyoruz...
Bütünsel farkındalık ve dönüşüm lideri Füsun Paşa röportajının öne çıkan başlıkları aşağıda, röportajın tamamı ise youtube kanalımızda…
- 18 yıl medya yöneticiliğinin ardından nasıl oldu da farklı bir kariyer çizildi?
“Benim için en önemli şey yataktan sevinçle kalkmak”
F.P: 18 sene Reklamcılık! Kolay değildir ama çok zevklidir. Gazete, dergi, televizyon, radyo ve internet reklamcılığının ardından, yani masanın hem o tarafı hem bu tarafı.. Benim için şu çok önemli; yataktan sevinçle ve mutlulukla kalkarak işe gitmek…Son zamanlarda reklam dünyasında yaratıcılık ve üretkenlik durunca bende kendimi seçtim ve medyadan ayrıldım. Ama bu işi (dönüşüm liderliği) planladım mı hayır. Reiki ile tanışınca hayat bu kadar kolay mıymış diye düşündüm. Biz hep mücadele ediyoruz, kavga ediyoruz, çatışıyoruz ama bir şeyleri yönetmek daha kolay bir hale de gelebilir. Çünkü biz bir enerjiyiz, hayatta her şey bir enerji titremesi. Taşıdığın bilincin yansımasını kendine yaşattığını öğrenince değişim başladı…
- Enerjiniz inanılmaz yüksek, her zaman böyle miydiniz?
F.P: Ben hep mutlu olmayı seven birisiydim. Sorunları sevmiyorum, çözüm odaklıyım. Ama o zamanlar gibi yapıyordum. İçinde öfke kızgınlık hüzün oluyor “gibi” yaparken… Ne zaman bunlarla baş edebilmeyi öğrendim o zaman sorunları arkaya atmamaya, sorun mu var çözeriz demeye başladım. –
“Gülümsemek bütün kapıları açıyor”
Gerçek anlamda gülümsemenin, sevmenin, iyi insan olmanın ne kadar güzel kapılar açtığını gördüm. Gülmek çok güzel ve herkes gülümsemeli ama insanlar surat asmayı tercih ediyorlar.
- Herkes gülümseyebilir mi?
F.P: İsteyen ve seçen herkes gülümser. Önce ayna karşısında deneyin. Her şey kötü olsa bile kendinize gülümseyin. Bunu herkes yapabilir…
- NLP, Yaşam Koçluğu, REİKİ… nedir bunlar?
“Değersizlik diye bir duygu varmış”
F.P: Hepsi bir araç, hepsi çok değerli. Bütünsel Enerji ve dönüşüm liderliği bunların hepsinin toplamı. NLP, Reiki, yüzlerce eğitim, benim yaşamsal deneyimlerim, mentörlüğüm, satış tecrübelerim var. Birini seç desen seçemem ama hiç bilmeyen biri için gönlünün yattığı yerden başlayarak yol almasını öneririm. Beni en çok etkileyen EFT (duygusal özgürlük tekniği) eğitimim olmuştu. Mesleğim yüzünden özgüveni çok yüksek biriydim. 20 sene önce o eğitimde ben ilk defa değersizlik diye bir duygu olduğunu öğrenmiştim. Herkesin duygulara farklı anlamlar kattığını öğrendim. Biri için güvensizlik para kaybıdır, bir diğeri için işini kaybetmektir…
“Neden sorusunu nasıl ile değiştirin”
İnsanlar kendilerine doğru soruları sorarak çıkış yolunu bulabilirler. Soruları suçlayarak, yargılayarak soruyorlar. Neden aramadın, neden korkuyorsun, neden başaramadın gibi. Peki o zaman “neden”leri “nasıl” ile değiştirsek? Nasıl yapsaydın daha başarılı olurdun?
Gündemden örnek verelim, herkes sadece her şey çok pahalı diyor, ama odağımızı nasıl daha fazla para kazanabiliriz çevirmek de bir yol. Gelir kapılarımızı nasıl artırabiliriz? Çünkü ülke gündemini değiştirmemiz mümkün değil ama kendi bakışımızı mümkün.
- Danışanlarınızın size ulaşma sebepleri nelerdir?
“Hiçbir suçlu bulamazsak Tanrı’yı suçluyoruz”
F.P: Her sebeple. Hasta olduklarında da çünkü her hastalığın düşüncesel bir sebebi var. Daha çok para kazanmak için, ilişkilerinde sorun olduğunda, çocuklarıyla ilgili sorun yaşadıklarında ama en önemlisi artık insanlarda farkındalık daha fazla oldu ve kendilerini bulmak için geliyorlar.
Suçlu aramalar, yanlış aramalar bitiyor artık. Çünkü hiçbir suçlu bulamazsak Tanrı’yı suçluyoruz. Diyoruz ki bu benim kaderim, tanrı bana bunu verdi ve yaşamak zorundayım…
- Kendimizi nasıl gözlemleyeceğiz? Nereden başlanmalı?
Sorun para mı? Ailenden öğrendiğin kalıplar mı?
F.B: İnsanların ilk önce hayatlarına bir bütün olarak bakmaları gerekiyor. Daire düşünün daireyi 8’e bölün en tepesine aile diyelim-ailemizle olan ilişkimiz, anne baba ve kardeşler, hemen yanına ilişkiniz, çocukla olan ilişkiniz için ayrı, parayı iş ile birleştiriyorlar hayır. Para ayrı bir alandır. İş dünyası, cinsellik, sosyal yaşamı katarak chartı tamamlayın. Şimdi, bakma zamanı merkezde kim var? Sorun para mı yoksa ailemden öğrendiğim kalıplarım mı?...
Röportajın tamamını İzlemek için